Avrupa Komisyonu (“Komisyon”) tarafından, 4 Mayıs 2022 tarihinde Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik askeri saldırganlığının ardından kabul edilen yaptırımlarla ilgili düzenlemeleri dolanma ve durum tespiti kapsamında bir dizi Sık Sorulan Sorular (“SSS”) yayımlanmıştır.
Öncelikle, Avrupa Birliği (“AB”) operatörlerinin varlıkları dondurma yükümlülüğüne ve kaynakları borsada işlem gören kişi ve kuruluşlara sunma yasağına uymak için hangi durum tespiti standardına uymaları gerektiğine yönelik açıklama yapılmıştır. Bu kapsamda, geçerli AB Yönetmelikleri, AB operatörlerine ve AB'de iş yapan operatörlere varlıkları dondurma yükümlülüğü ve fonları ve ekonomik kaynakları doğrudan veya dolaylı olarak kullanılabilir hale getirme yasağı ile ilgili bir sonuç yükümlülüğü getirmektedir. Ancak, belirtilen yükümlülük ve yasaklara uyumun sağlanması için operatörler tarafından kullanılan durum tespiti gibi temel araçlar AB mevzuatında ayrıca düzenlenmemiştir.
AB operatörlerinin, işlerinin özelliklerine ve ilgili risk maruziyetine göre kalibre edilmiş uygun durum tespiti yapmak zorunda olduğu da açıklanmıştır. Her operatörün kendi iş modellerini, coğrafi faaliyet alanlarını ve özelliklerini ve müşteriler ve personelle ilgili risk değerlendirmesini yansıtan bir AB yaptırımları uyum programı geliştirmesi, uygulaması ve rutin olarak güncellemesi gerekmektedir.
Bir diğer SSS ile, AB operatörlerine durum tespiti açısından öneri yapılmış ve daha önceki durumlarda İran ile iş için durum tespiti konusunda, risk değerlendirmesi, çok seviyeli durum tespiti ve sürekli izlemeden oluşan risk temelli bir yaklaşım önerdikleri belirtilmiştir.
Bu kapsamda, durum tespiti özellikle fon veya ekonomik kaynaklardan yararlananların yaptırım listelerine ve olumsuz medya soruşturmalarına karşı taranmasını içerebilir. Olumsuz medya araştırmaları ise, sözleşmeye bağlı bir meslektaşı, belirlenmiş olmasa bile, gerçekten belirlenmiş bir kişi tarafından kontrol edildiğine dair kanıt bulmak için internet ve haberlerde yapılan aramalara atıfta bulunmaktadır.
Ayrıca, AB ve ortaklarının çabalarına katılmayan ülkeler aracılığıyla ihracat yasaklarının aşılması riskinin artması sebebiyle Komisyon’un, Rusya'nın bu şekilde yaptırımlardan kaçmamasını sağlamak için yaptıklarına değinilmiştir. 833/2014 sayılı Konsey Tüzüğü 12. Maddesi ile, amacı veya etkisi işbu Tüzük'teki yasakları dolanmak olan faaliyetlere bilerek ve kasıtlı olarak katılmanın yasak olduğu düzenlenmiştir. Bu tür hükümlerin uygulanması, her şeyden önce ulusal icra makamlarının meselesidir ve olası bir hile ile ilgili her türlü ipucu veya bilgi, onlara aktif olarak rapor edilmelidir. Bu ulusal uygulama yetkisine uygun olarak, Komisyon, olası dolanma işlem/eylemleri hakkında bilgi alırsa, Üye Devletlerin Ulusal Yetkili Makamları ile irtibat kuracaktır. Son olarak, Komisyon’un, dolanma da dahil olmak üzere olası yaptırım ihlallerinin bildirilmesini kolaylaştırmayı amaçlayan bir AB yaptırımları ihbar aracını kısa süre önce başlattığı belirtilmiştir.
Şirketlerin / yatırımcıların, bunlardan herhangi birinin yaptırıma tabi olup olmadığını kontrol etmek için şirket sahiplerini belirlemesi çok zor olabilir. Mülkiyet genellikle holding şirketlerinde, diğer holding şirketlerine vb. ait olduğu için bu durum özellikle Rus şirketleri veya fonları için geçerlidir. Bu kapsamda SSS ile, Komisyon’un, bir şirket yapısında yaptırım uygulanan tarafları belirlemek için şirketlerin makul çabalarını neyin oluşturduğuna dair rehberlik sağlayıp sağlamayacağı sorulmuştur. Buna göre, bir ticari meslektaşın intifa hakkının değerlendirilmesi, bir durum tespiti görevidir. Her duruma uyan tek bir durum tespiti modeli ise yoktur. Bireysel iş modellerini, coğrafi ve sektörel faaliyet alanlarını ve ilgili risk değerlendirmesini yansıtan bir AB yaptırımları uyum programını geliştirmek, uygulamak ve rutin olarak güncellemek her operatörün görevidir. Bu tür yaptırımlara uyum programları ise, bir dolanma modelinin göstergesi olabilecek kırmızı bayraklı işlemlerin tespit edilmesine yardımcı olabilecektir.
Bir diğer SSS ile, bir AB bankasının, AB ticaret kısıtlamalarının olası ihlali için açık hesap işlemlerini taraması gerekip gerekmediğine, gerektiği taktirde bu taramanın operasyonel olarak nasıl organize edilmesi gerektiğine yönelik açıklama yapılmıştır. Bu kapsamda, ticaretle ilgili yaptırımlara uygunluk, ilgili ödemeleri işleyen bankalarla sınırlı değildir, aynı zamanda bu tür ticareti başlatan operatörlerin sorumluluğundadır. Bankalar, uyum programlarını, ilgili belirli işlemler veya taraflarla ilgili olarak tanımlanan belirli risklere göre uyarlayabilir ve bu tür bir kalibrasyon, sistematik olmaktan çok riske dayalıdır.
269/2014 sayılı Konsey Tüzüğü kapsamında listelenen bir kişinin varlıklarının, bu kişinin listeye alınmasından önce bir AB operatörüne devredilmesi halinde, operatörün bunları kabul etmiş olmaktan sorumlu tutulup tutulamayacağı açıklanmıştır. Bir kişinin olası listelemenin etkilerinden kaçınmasına yardımcı olmak için belirli bir yapı oluşturulmuşsa, bu yapıya mevcut, devam eden katılım, bilerek ve kasıtlı olarak yapılırsa, kısıtlayıcı düzenlemelerin dolanılması anlamına gelebilir. Düzenlemelerin dolanılması 269/2014 sayılı Konsey Tüzüğü'nün 9. Maddesi uyarınca yasaklanmıştır. Malvarlığının dondurulması durdurulmasa ve listedeki kişiye hiçbir malvarlığı ulaşmasa dahi sırf bu amaçla oluşturulmuş bir yapıya katılım, ihlal olarak değerlendirilebilir ve 9. madde ihlal edilebilir.
Şafak Herdem, Esra Temur